Rektör Okumuş başkanlık etti
Afyon Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Okumuş, Ankara’da düzenlenen Türkiye-Çin Diplomatik İlişkilerinin 50. Yılında Türkiye Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumunun ikinci gününde “Maske, Eldiven, Ateş Ölçer, Tanı Kiti, Solunum Cihazı, Dezenfektan ve Aşı” konularının ele alındığı Sağlık Oturumuna başkanlık etti. Türk ve Çinli bilim, iş insanı ve bürokratlarının takip ettiği oturumda konuşan Prof. Dr. Okumuş, günümüzde hem ulusal hem de küresel açıdan bakıldığında geri kalmış ve gelişmekte olan ülke ekonomileri üzerinde yük oluşturan, bunun yanında gelişmiş ülkelerin ekonomilerine katma değer sağlayan iki önemli alanın “savunma ve sağlık sanayileri” olduğunu söyledi.
“Dozu 2-3 milyon doları bulan ilaçlar geliştirilmeye başladı”
İlaç, aşı ve tıbbi cihaz geliştirme ve üretim sektörüne sahip olmayan ülkelerin bu alanlarda ciddi bir ekonomik baskı altında olduklarına dikkat çeken Prof. Dr. Okumuş, “Pandemi dönemi de gösterdi ki son yıllarda standart ilaçlar ve basit tıbbi cihazlar yerine çok gelişmiş, teknolojisi yüksek cihazların yanında biyoteknolojik ilaçlar da ön plana çıkmaya başladı. Geri kalmış veya gelişmekte olan ülkelerin ekonomileri açısından ciddi bir yük oluşturan, dozu 2-3 milyon doları bulan ilaçlar geliştirilmeye başladı.” diye konuştu.
Çin’in son yıllarda özellikle sağlık teknolojisinde çok ciddi gelişme gösterdiğini belirten Prof. Dr. Okumuş, “Bunun yanında dinamik, istekli, gayretli insan kaynağına ve alt yapıya sahip bir Türkiye var ki biz de son 10-15 yılda sağlık alanında ciddi atılımlar gösterdik.” dedi. Prof. Dr. Okumuş şöyle konuştu: “İki ülke arasında sağlık alanında hem bilgi hem teknoloji transferi yapılması bir gereklilik hâline gelmiştir. İki ülke arasında son 5 yılda yaklaşık 126 milyar dolarlık bir ticaret hacmi gerçekleşti. Türkiye’nin yaklaşık 13 milyar dolar ihracatı var; ithalat ise 113-114 milyar dolar seviyesinde olmuş. Dolayısıyla ülkemiz açısından negatif ölçekte bir dengesizlik var. Bu dengesizliğin adil bir şekilde düzeltilmesi, düzenlenmesi gerekiyor. Bunun bir kısıtlama şeklinde değil, ticaret hacminin daha da artırılması şeklinde olması; Türkiye’nin bu ilişkide hak ettiği payı alması gerekiyor. Bu anlamda bu forum, sağlık ekonomisinin geliştirilmesi, ticaret hacminin artırılması açısından bir fırsat olabilir diyoruz. Tabii buna sadece alım satım anlamında bakmıyor; sağlığın bilgi ve teknoloji transferi açısından da önemli bir alan olduğunu düşünüyoruz.”
“Pandemi insanların hastalıklarla kollektif bir şekilde nasıl baş etmesi gerektiğini de öğretti.”
Prof. Dr. Okumuş, konuşmasının ardından sözü SINOVAC Denizaşırı Departmanı Genel Müdürü Yang Guang’a verdi. Guang, SINOVAC firmasının salgın döneminde aşı geliştirme süreçleri ile ilgili bilgiler aktardığı konuşmasında, iki ülke arasındaki iş birliğine yönelik çalışmalardan da söz etti. Prof. Dr. Okumuş, konuşmasının ardından Yang’a hem foruma katıldığı hem de üç doz SINOVAC aşısı olmuş biri olarak pandemiden kurtulmaya katkı sağladıklarından dolayı teşekkür etti. Pandemi sürecinde birçok ülke ve şirket, sağlık alanında teknoloji transferi konusunda cimri davranırken SINOVAC’ın Türkiye’de gerçekleştirmekte olduğu aşı üretim tesisi alanındaki yatırımının önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Okumuş, “Türkiye’de de aşı ile ilgili çalışmalar var, dünyada da birçok aşı çalışması var; aslında pandemi insanların hastalıklarla kollektif bir şekilde nasıl baş etmesi gerektiğini de öğretti.” değerlendirmesini yaptı.
Oturumun devamında, Mindray Medical Technology İstanbul Genel Müdürü Yang Junqiang konuştu. Otuz yıl önce kurulan firmaları ile ilgili dikkat çekici bilgiler paylaşan Junqiang, inovasyon ve teknolojik gelişmelerin takibinin sağlık alanındaki önemini ele aldığı konuşmasında, sağlık ürünleri geliştirme süreçlerinde müşteri beklentilerinin karşılanmasına yönelik çalışmaların, şirket gelişimine katkısı üzerinde durdu.
Oturumun bir diğer konuşmacısı olan BİOSYS Medikal Mühendisliği A.Ş. Genel Müdürü Cemal Erdoğan, bir start-up şirketi olarak yola çıktıklarını anlattığı konuşmasında, iş fikirlerinin hayata geçirilmesinde KOSGEB, TÜBİTAK gibi ülkemiz teşvik sistemlerinin katkısından ve öneminden bahsetti. Erdoğan, yedi yıllık çalışmaları sonrası ve pandemi sürecinde solunum cihazı ihtiyacının ortaya çıkması ile Arçelik, Baykar ve Aselsan’ın destekleri ile hızlı bir şekilde üretim kapasitesinin artırılmasıyla 81 il başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine cihaz ihraç ettiklerinden bahsetti.
Oturumun son konuşmacısı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sanayi Bölgeleri Genel Müdürü Fatih Turan oldu. Turan, sağlık yatırımlarına yönelik teşvikler hakkında bilgi verdi. Sağlık yatırımlarının üç ana başlık altında incelendiğini ifade eden Turan, Genel Teşvik Sistemi ve Bölgesel Teşvik Sistemi kapsamında değerlendirilen sağlık yatırımlarına yönelik açıklamalarda bulundu. >> Nuri Kuzu
Benzer Haberler
Belediye'deki Sürgüne Yargı Set Çekti: Mahkeme Kararları Uygulanacak Mı?
Cumhuriyetimizin 101. Yılı coşkuyla kutlandı
Vali Yiğitbaşı, tebrikleri kabul etti
Genç avukatlar ruhsatlarını aldı
ATSO'dan Vergi Rekortmenlerine Teşekkür
Başkan Burcu Köksal’dan Çölyak hastalarına müjde
İŞ İNSANI ARABACI’YA EN ANLAMLI BELGE
Küçükkurt’tan, Vali Yiğitbaşı’na Ziyaret