MESLEĞİMİZ TEHDİT ALTINDA!
Afyonkarahisar'da 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla tören düzenlendi. Kocatepe Parkı'nda düzenlenen törende Afyonkarahisar Baro Başkanı Turgay Şahin, Atatürk Anıtı'na çelenk sundu.
Törende saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu.
Şahin, yargı bağımsızlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunacaklarını söyledi.
Şahin yapıtığı konuşmasında; "Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının sağlanamaması; yargıya güven ve hukuka inancı azaltırken, avukatlık mesleğinin itibarını zayıflattı.
Yargı bağımsızlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunacağız. Avukatlık mesleğinin itibarını kimseye teslim etmeyeceğiz.
Avukata yönelik şiddet mesleğimizi icra ettiğimiz mekanların sınırlarını aşarak, meslek grubumuzu hedef haline getiren ve can alan,ülke çapına yayılmış bir şiddet türü haline geldi.
Avukata yönelik şiddeti ne olursa olsun durduracağız. Meslektaşlarımızı ekonomik, sosyal ve psikolojik şiddet karşısında yalnız bırakmayacağız.
Avukatlık Ücretleri insan onuruna yaraşır şekilde, avukatın sarf ettiği emeği ve üstlendiği sorumluluğu karşılamıyor. Ücret tarifelerinde olması gereken artışları;ödemelerin zamanında yapılmasını sağlayacağız.
Hukuk fakültesi kontenjan ve sayılarının ihtiyaç durumu gözetilmeden vebarolara danışılmadanartırılması, avukatlık mesleğinde nitelik kaybına sebep oluyor.
Üniversite giriş sınavında hukuk fakültesi barajının yükseltilmesini sağlayarak meslekteki niteliksizleşmenin önüne geçeceğiz.
Bağlı çalışan avukatların ücret ve özlük hakları kanuni bir statüye; stajyer avukatlar eşit nitelikteki diğer hukuk mesleklerinin stajyerleri ile eşit koşullara sahip değil.
Bağlı çalışan avukatların emek mücadelesini sahipleneceğiz. stajyer avukatların önündeki kanuni engellerin kaldırılmasını sağlayacağız. Adalete erişim avukatlar veyurttaşlar için ekonomiye, mekâna ve zamanadayalı engellerle doludur. Adalete erişimin önündeki engelleri kaldırmak için yetkili makamlarla kurulacak kesintisiz işbirliği ile çözümleri birlikte hayata geçireceğiz. Çoklu Baro Kanunu ile meslek örgütlerimiz bölündü. Baroları birliğimizde birleştireceğiz.
ANCAK, Batıda şövalyelik mesleği olarak tanımlanan mesleğimizin, adaletin gezici şövalyeleri olarak adlandırılan avukatların sonu bunlar nedeniyle olmayacak. Fukuyama’nın “tarihin sonu” tezinde olduğu gibi, hak ve batılın, adalet ile zulmün, doğru ve yanlışın diyalektik mücadelesinin sona erdiği daha doğrusu bu kavramların flulaştığı, birbiri içine geçtiği ve anlamlarının bulanıklaştığı, bundan dolayı da siyah ve bayazın çatışmasının sona erdiği için olacak.
Gecenin bir yarısında CMK görevi için rahatını ve uykusunu terkeden fedakar meslektaşlarımız yerine, vergi rekortmeni avukatların, Suits dizisinin Harvey Specter tiplemesinin idealize edilmesi, rol-model bellenmesi mesleğimizin sonunu getirecek.
Sadece ülkemizde değil tüm dünyada avukatlık mesleği bir kriz yaşıyor. Şövalye,serdengeçti kimliğinin yerini reklamla, ilişkilere yapılan yatırım ve iş bağlamayla semiren, serbestçe reklam veren avukat kimliği aldıkça bu son yaklaşıyor
Yapay zeka tartışılmaya başlandığında bazı mesleklerin yok olacağı, bazılarının ise radikal biçimde dönüşeceğinden söz edilmişti. Avukatlık mesleği için bu seçeneklerin ikisi de konuşuluyor. İki ihtimal de mümkün.
Ancak hangisinin gerçekleşeceği bize ve tercihlerimize bağlı. Almanya’nın yaptığı yanlışı tekrar eder reklam yasağını kaldırırsak ilkinin olacağından kuşkunuz olmasın. Fransa’nın ,İngiltere’nin yaptığı yanlışı takip eder yani belli sayıya kadar (bu saydığım ülkelerde azami sayı beşti) insani sınırlar içindeki ortaklıkların yerini yüzlerce işçi avukatın köle düzeninde çalıştığı çok çalışanlı ama az ortaklı ticari şirketler alırsa mesleğin bir biçimde öleceğine emin olunuz.
Sosyal devlet ilkesinin gereği olan ve fedakarca yerine getirilen CMK ve adli yardım görevlerinin yerini şımarık zenginlerin sadaka sistemi olan pro-bono sistemi alırsa mesleğin ruhuna fatiha okumaya hazırlanın!
Kendi göbeğimizi kendimiz kesemezsek, paylaşmayı, bölüşmeyi (Afyon barosunun yıllardır savunduğu adil iş kotasını) beceremez ve işler belli başlı bürolarda yoğunlaşmaşa devam ederse; serbest çalışan, bağımsız avukatların sayısının çok üzerinde (isimlendirmedeki aşağılamaya lütfen dikkat!) “BAĞLI ÇALIŞAN AVUKATLAR” çoğalmaya başlamışsa, avukatların ortak değil işçi olarak çalıştırıldığı düzen “YENİ DÜZEN” halini alıyorsa kıyamete hazır olun. Zira tüm alametleri belirdi.
Artık mevzuat değişiminin, iyileştirme ve makyaj çözümlerin zamanı çoktan geçti. Ne sınav, ne şu, ne bu.. Yepyeni bir silkinme ve tüm reformların üstünde gerçek bir devrim gerçekleştiremezsek, mesleğimizi ve kadim tüm meslekleri fabrika ayarlarına, asli ruhlarına, asil duruşlarına, tevarüs edilmemiş asaletlerine ve kadirşinas dikbaşlılıklarına geri döndüremez bu üstün vasıflarını iade edemezsek işte o zaman topyekün zillete, adaletsizliğe, kopkoyu bir zulme, köle düzenine kendinizi şimdiden alıştırın.
BİR ÇUVALDIZ DA KENDİMİZE
Sadece sızlanan, ne kadar haklı olursak olalım yeni haklar talep eden, zam, artış isteyen, vergi indirimi, mümkünse vergi muafiyeti isteyen, sürekli isteyen, biteviye el açan, daima yeni taleplerde bulunan bu görüntümüzü bu imajımızı, bir kenara bırakamazsak, topluma,milletine, insanlığa, dünyaya adalet, çare, hizmet, iyilik götüren bunun mücadelesini önceleyen, diğergamlığı, fedakarlığı, adalete karşılıksız bağlılığı sembolleştiren bir imaja, misyona hızla bürünemezsek kısaca istediğimiz kadar haklı olalım kamu oyu nezdinde sevimsiz, antipatik, negatif çağrışımlarla anılan görüntümüzü değiştiremez bu kisveyi yırtıp atamazsak distopik geleceğe merhaba demeye hazır olun.
Biz tüm bunları hak etmiyoruz,
Dün olduğu gibi bu günde şövalye ruhu, serdengeçti tabiatı baskın. Hala, siyasi partiler, STK lar hasılı gönüllüllük esasına göre çalışan tüm teşkilatlarda sizler yani idealist meslektaşlarım ön saflarda gayret ediyor, savaşıyor.
Bu ruhu kaybetmeyelim, bize dikte edilen piyasa hukukunun dayatmalarınakarşı dik duruşumuzu koruyalım, cazip etiketler ve ambalajlarla sunulan ikame hak arama yöntemlerine yüz vermeyelim,
Bir tek hak, bir tek adalet, evrensel bir tek hukuk olduğunu , bunların alternatifinin olamayacağını unutmayalım,
Siyasi, ideolojik farklarımızı bir kenara bırakıp meslek kuruluşumuz ile birlikte insanlığın ortak ideallerini gerçekleştirmek için savaşalım,
Moda olanlar gelip geçecek, sönmez-pörsümez adalet ve bunun mücadelesi sonsuza kadar sürecektir. Başta bahsettiğimiz hak ve batılın, adalet ile zulmün, doğru ve yanlışın ayrımını yitirmediğimiz müddetçe mesleğimiz ve meslek kimliğimiz de yaşayacaktır.
Yaşasın adalet, Yaşasın hak adalet mücadelesi, Yaşasın gerçek hukuk ve adalet emekçileri, Yaşasın kadim ruhuyla avukatlık mesleği Yaşasın avukatlar.
Avukatlar Günümüz Kutlu Olsun." dedi.
Benzer Haberler
Belediye'deki Sürgüne Yargı Set Çekti: Mahkeme Kararları Uygulanacak Mı?
Cumhuriyetimizin 101. Yılı coşkuyla kutlandı
Vali Yiğitbaşı, tebrikleri kabul etti
Genç avukatlar ruhsatlarını aldı
ATSO'dan Vergi Rekortmenlerine Teşekkür
Başkan Burcu Köksal’dan Çölyak hastalarına müjde
İŞ İNSANI ARABACI’YA EN ANLAMLI BELGE
Küçükkurt’tan, Vali Yiğitbaşı’na Ziyaret